ÖZEL HABER - Leyla DAĞ
TÜİK’in Yaşam Memnuniyeti Araştırması sonuçlarına göre 2024 yılına ait evlilik memnuniyeti verileri, toplumsal cinsiyet farklarının bu alandaki etkisini gözler önüne seriyor. Araştırmaya göre, erkekler evliliklerinden daha yüksek oranda memnunken, kadınların orta düzeyde veya düşük memnuniyet bildirme oranı daha yüksek.
ERKEKLER DAHA MEMNUN GÖRÜNÜYOR
Verilere göre erkeklerin yüzde 19,6’sı evliliğinden “çok memnun” olduğunu belirtiyor. Buna karşılık, kadınlarda bu oran yüzde 15,9 olarak kaydedildi. Genel memnuniyet oranı ise erkeklerde yüzde 74,3, kadınlarda ise yüzde 74 olarak oldukça yakın seyrediyor.
Bununla birlikte, evliliğinden ne memnun ne de memnuniyetsiz olanların oranı erkeklerde yüzde 4,3 iken, kadınlarda bu oran yüzde 7,8’e yükseliyor. Bu durum, kadınların evlilik deneyimlerinde daha fazla nötr veya kararsız duygular bildirdiğini gösteriyor.
KADINLARDA MEMNUNİYETSİZLİK ORANI DAHA YÜKSEK
Araştırmaya göre, evliliğinden “memnun değil” veya “hiç memnun değil” olduğunu söyleyen kadınların toplam oranı yüzde 2,4 olarak hesaplanırken, erkeklerde bu oran yüzde 1,9’da kaldı. Kadınlar arasında “hiç memnun değilim” diyenlerin oranı yüzde 1,0 iken, erkeklerde bu oran yüzde 0,6 seviyesinde bulunuyor.
Bu veriler, evlilik memnuniyetinin kadınlar ve erkekler arasında farklı deneyimlenebileceğini gösteriyor. Evlilikte yaşanan sorumluluklar, toplumsal roller ve bireysel beklentiler, memnuniyet düzeylerini etkileyen önemli faktörler arasında yer alıyor.
EVLİLİK MEMNUNİYETİNİ NELER ETKİLİYOR?
Evlilik memnuniyeti, bireysel beklentiler, ekonomik koşullar, aile içi iletişim ve toplumsal normlar gibi birçok faktörden etkileniyor. Araştırmalara göre, karşılıklı anlayış, destekleyici eş ilişkisi ve ortak hedefler, evlilikte mutluluğu artıran unsurlar arasında yer alıyor.
Özellikle kadınlar için iş ve özel hayat dengesinin sağlanması, eşit iş bölümü ve duygusal destek gibi konular, evlilikten alınan tatmini doğrudan etkileyebiliyor. Erkekler ise genellikle evliliği daha istikrarlı ve güvenli bir yapı olarak görme eğiliminde olduklarından, memnuniyet oranları daha yüksek çıkabiliyor.
