Fatma TEMEL - ÖZEL
Güneydoğu Ekspres- 6 Şubat’ta Türkiye’yi derinden sarsan ve “Yüzyılın Felaketi” olarak adlandırılan Kahramanmaraş merkezli depremin etkilediği kentlerden biri olan Diyarbakır’da depremzedelerin yaşadığı mağduriyet bitmiyor. Depremin en çok etkilediği ve beş binanın yıkıldığı merkez Bağlar ilçesinde Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nün hasar tespit çalışmalarında “ağır” ve “orta” hasar raporu verilen binaların, alelacele “az” hasarlıya çevrildiği ortaya çıktı.
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü yetkilileri, Maraş merkezli depremde 409 kişinin hayatını kaybettiği kentteki hasar tespit çalışmalarının tamamlandığını, itiraz ve askı sürecinin sonlandığını, toplam 25 bin yapıda “ağır” ve “orta” hasar tespitinin yapıldığını söyledi. Yapılarla ilgili hazırlanan tespit çalışmalarındaki değişikliğe dair bilgi vermeyen yetkililer, konunun önümüzdeki süreçte daha da netleşeceğini ifade ederken, gazetemiz Güneydoğu Ekspres’e konuşan Bağlar Şeyh Şamil Mahallesi Muhtarı Mehmet Kızıltepe, “Rapor değişiklikleri ne yazık ki doğru. Binalar hırsızlar tarafından yağmalandı, vatandaşlar evlerine dönse dahi daire başı 300-500 bin lira masraf yapmak zorunda” dedi.
“Hırsızlar evleri yağmaladı”
Orta hasarlı yapıların az hasarlıya dönüştürüldüğünü ve vatandaşların mağdur edildiğini belirten Kızıltepe, şöyle devam etti:
“İlk listede ağır hasarlı 177, orta hasarlı 112 binamız vardı. Toplam bina sayımız 379’du. Yeni listeler gelmedi daha ama orta hasarlı olan binaların az hasarlıya çevrildiği bilgisi geldi. Ve böyle olunca da insanlar boşalttıkları evlerine taşınıyor. Ağır hasarlıyı orta sonra da az hasarlıya çevrilmesi olayı doğru. Çok fazla mağdur olan insan var. Evlerinden çıkıp çadır kente gittiler orada yağmur, fırtına, çamur derken oradan da çıktılar. Şuan depremin üzerinden neredeyse 4 ay geçecek, ağır hasarlı olan binaların hepsi hırsızlar tarafından yağmalanmış, adamın binası az hasarlıya düşse dahi her bir vatandaşın 300-500 bin lira daire başı masraf yapması gerekiyor. Yani hırsızlar kapı pencere, korkuluk, doğalgaz boruları ne varsa çaldı. Şimdi de az hasar veriliyor o binalara, zaten insanlar mağdur olmuşlar şimdi de bu yeni karar ekstra mağduriyet yaratıyor. Ayrıca ağır hasar verilen binalar hırsızın, bağımlının meskeni olmuş. Bir an önce bu ağır hasar verilen binaların yıkılması gerekiyor” dedi.
Depremzedeler: Mağdur edildik, çaresiziz
Mahalle sakini Nakip Topuz da, orta hasarlı binasının az hasarlıya çevrildiğini, mecburen geri dönmek zorunda kaldığını söylerken, ağır hasarlı binaların tehlike oluşturduğunu söyledi. Topuz, “O gün önce orta hasarlı raporu verilen binalar az hasarlıya çevrildi. Bazı insanlar bina yıkılacak diye evlerinden taşınırken kapı pencereyi, boruları söküp sattı. İnsanlar evlerinden çıkıp, köylere gitti, ailelerinin yanına gidip birkaç aile yaşayan var. Evlerini başka şehre taşıyan var. Bu mahalledeki birçok orta hasarlı binaya az hasar verildi. Bunun yanı sıra ağır hasarlı olup tehlike taşıyan binaları yıkmıyorlar. Bina ağır hasarlı ve bizim yaşadığımız binaya tehdit oluşturuyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na ve belediyeye dilekçe yazdım ama dönüş olmadı. Bir de bu ağır hasarlı binalara tinerciler, hırsızlar, bağımlılar girip çıkıyor. Mahallede huzur bırakmamışlar. Geceleri çocuklarımız dışarı çıkamıyor. Pencereye çıkmaya korkuyoruz. Polisi arıyoruz onlar bile binaya giremiyor. Binanın çökme ihtimali var ve etrafında herhangi bir önlem alınabilmiş değil. Orta hasarlı binalar boşaltıldıktan sonra hırsızlar girdiler evlere kapı, pencere, doğalgaz borularında tutun darabalara kadar alıp çaldılar. Şimdi o evler az hasarlı raporu verildi. İnsanlar nasıl evlere girip yaşayacak? Evde kapı pencere yok. Çok mağdur edildik. Yetkililer kolonları güçlendirin evlerinize girin diyorlar. İnsanlar ne yapsın? Zaten binalar 30-40 yıllık. Benim iş yerimin olduğu bina da orta hasarlıydı az hasarlıya çevirdiler. Biz de mecburen kalıyoruz” diye konuştu.