ÖZEL  HABER/ Mehmet Rumet SOYLU / Veli BALTACİ 

Diyarbakır’ın bir köyünde başlayan sessiz bir hikâye... O gün evlerinde televizyon yoktu ama bir radyo vardı. O radyodan yükselen maç sesleri, küçük bir çocuğun kalbine büyük hayaller ekti. O çocuk, yıllar sonra hâlâ mikrofon başında değil; ama hâlâ mikrofon hayalleri kuruyor. 
İşte, işsiz bir spor spikeri adayının içten, umut dolu öyküsü...

KULAĞINDAKİ SES, KALBİNDEKİ HAYAL

Kadri Atlı’nın hikâyesi çocukken babasının radyosuyla tanışmasıyla başladı. O zamanlar Diyarbakır’ın bir köyünde, televizyonun girmediği bir evde yaşıyordu. Günlerce, aylarca sadece radyo dinledi. Ama onu asıl etkileyen şey, haber bültenleri ya da müzik değil, canlı maç anlatımlarıydı.

“Radyoda maçları dinlerken kendimi o anlatıcının yerine koyuyordum” diyen Kadri Atlı, şöyle devam ediyor: “Maçları dinledikçe kulağım daha çok aşina oldu ve spora daha çok merak duymaya başladım. Bazen maç dinlerken, gol atıldığında istemsizce havalara havaya fırlıyordum. Bazen de yanlış bir pozisyon için sanki ordaymışım gibi tepki vermeye başladım. Aynı o anlatıcı gibi sesler çıkartıyor ve tepkiler veriyordum. Birebir olmak için çok çabalıyordum. Çocuk aklımla bile profesyonelce anlatmaya çalışıyordum.”

Diyarbakırlı Işsiz Spor Spikerinin Mikrofon Mücadelesi2

EVDE KENDİ LİGİNİ KURDU

Zamanla bu merak bir tutkuyu doğurdu. Kadri, evde kendi kendine maç anlatımları yapmaya başladı. Kimi zaman mutfağın köşesi stadyuma dönüştü, kimi zaman yatak odası mikrofon kabinine. Kağıtlara takımların kadrolarını yazdı, oyuncu bilgilerini ezberledi. Hangi takım hangi sahada nasıl oynar, hangi oyuncu sakat, ligde kaçıncı sıradalar… Hepsini biliyordu. Kimse ona “sen bu işi yapamazsın” da “gel bu işi profesyonelce yapalım” da demedi.

Kadri Atlı, ailesinin desteğine vurgu yaparken, şöyle devam etti: “Ailem ve arkadaşlarım yaptığım işi hep destekledi, hatta bazen onlar için de anlatım yapardım. Her zaman ‘büyüyünce ne olacaksın’ sorusuna ‘spor spikeri’ diye cevap verdim.”

Diyarbakırlı Işsiz Spor Spikerinin Mikrofon Mücadelesi3

“NE YAPMAM GEREKTİĞİNİ BİLMİYORUM” 

Ancak hayat, hayal kurmak kadar kolay değildi. Kadri Atlı bugün 20’li yaşlarında, işsiz. Mikrofon tutkusu hâlâ ilk günkü gibi taze. Artık kendini bir yol ayrımında bulduğunu ifade eden Kadri Atlı, şöyle devam ediyor: 

“Bu işi çok profesyonel yapmak istiyorum. Ama nereden başlayacağımı, ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Belki birileri bu sesi duyar, bana el uzatır diye umut ediyorum. Belki bir gün gerçekten o mikrofonu elime alırım.”

Muhabir: Mehmet Rumet SOYLU / Veli BALTACİ