ÖZEL HABER-Rumet SOYLU-Veli BALTACİ

TBMM Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder'in 15 Nisan Salı akşamı rahatsızlanarak hastaneye kaldırılmasının ardından yapılan ilk kontrolde doktorlar, aort yırtığı teşhisi koymuştu. Güneydoğu Ekspres’e konuşan Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Aziz Karabulut, aort yırtığının dünyada bilinen ölüm sebepleri sıralamasında birinci olduğunu söyledi. 

"KOVİD DÖNEMİNDE BİLE İLK SIRADAYDI"

Prof. Dr. Aziz Karabulut, Önder'in fenalaşmasına neden olan aort yırtığıyla ilgili detaylı bilgiler verdi. Kalp hastalıklarının günümüzde dünyanın bir numaralı problemi olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Karabulut, "Kalp hastalıkları günümüzde dünyanın bir numaralı problemidir. Kovid döneminde yaşanan yoğun ölümler sırasında bile dünyadaki ölüm sebepleri sıralamasında birinciydi. Kalp hastalıklarında ölümlerin en önemli sebebi ise damar tıkanıklarıdır. Toplamda 2-3 milimetre çapında ve kalbin tamamını hem saran hem de besleyen damarlardan bahsediyoruz. Bazen de ani ve beklenmedik ölümler vardır kalpten kaynaklı. Bunlardan biri ve belki de en önemlisi Aort yırtılmasıdır. Aort, kalpten çıkan en büyük damar olup vücudun her tarafına pompa edilen kanın çıkış noktasıdır. Bu damarın standart bir çapı vardır. Ve bazı sebepler bu çapın artmasına, genişlemesine neden oluyor. Bunun en önemli nedenlerinden biri tansiyon, kalp kapaklarında problemlerin olması ve genetik sebepler de çok önemlidir" dedi. 

Aort Yırtığı Nedir2

"ÖLÇÜMLER 5-6 SANTİMİ GÖRÜYOR"

Ekokardiografik inceleme sırasında aort damarının kalpten çıkan ilk 5-6 santiminin görülebildiğini anlatan Prof. Dr. Karabulut, şunları söyledi: 
"Bir kalp muayenesi olan ekokardiografik inceleme sırasında, aort damarının kalpten çıkan ilk 5-6 cm’sini görebiliyor ve ölçümlerimizi yapabiliyoruz. Vücudun boy ve kilosu ile ilgisi var ama bir limiti vardır. Damar genişlemeye başladığı an, tıpkı bir balonu şişirme durumu gibi, ne kadar çok şişirirseniz patlamaya - yırtılmaya o kadar yakınlaşıyor. Asistanlığım döneminde takip edilen hastaların bu damar çapının 6 cm’ye kadar büyümesine izin verebiliyordu. 6 cm’ye geldiğinde ameliyata alınması gerekiyordu. Ki üst sınır 4 cm olarak kabul ediliyor. 6 cm’ye kadar büyümesine kontrollü bir şekilde izin. Ama bu geçen zaman zarfında görüldü ki 6 cm’ye gelene kadar çok insan kaybetti. Bilim ve bilimsel kararlar böyle istatistiksel verilerle gelişiyor ve var olan kararlar böyle değişiyor. Sonra kabul edilebilir üst sınır 5.5 cm olarak belirlendi. Ama 5.5 cm’ye gelmeden hastayı ameliyata vermeyi planlıyoruz. Hatta bazı hastalarda 5 cm ya da 4.5 cm’de de ameliyata alımlar oluyor. Mesela ‘Marfan sendromu’ dediğimiz elleri ve kolları diz kapağına gelecek kadar uzun olan insanlarda bazen 4.5 cm’ye ulaşınca özellikle doğum yapacak biri ise mutlaka ameliyata alınmasını salık veriyoruz."

Aort Yırtığı Nedir3

"KAN BASINCINI ARTTIRAN GIDALARI TÜKETMEYİN"

Kalp damarlarındaki ince yırttıkların görüldüğüne değinen Prof. Dr. Karabulut, "Ama çapı henüz 5 cm’ye de ulaşmamış bir damar eğer, büyüme hızı ve hastanın ağrısı da varsa hastaya hemen tomografi çekiyoruz. O damarların içinde ince ince yırtıkların olup olmadığını görebiliyoruz. Görmemiz halinde damarın yırtılmaya daha yakın bir aday olduğuna karar veriyor ve hemen ameliyata alınmasını istiyoruz. Bir aort damarı genişlemeye başladığı andan sonra, yavaş ya da hızlı sürekli genişleme gösterir. Bu ilerlemeyi yavaşlatmak için, hastanın nabız ve tansiyonunu hedeflerin bile altına çekiyoruz. Karın içi basıncı arttıran şeyleri tüketmemesini istiyoruz. Örneğin kabız olmamasını istiyoruz. Yine Akciğerdeki basıncı çok arttıracak sporlardan uzak durmasını istiyoruz. Göğüs bölgesindeki damar genişlemelerinde sadece açık ameliyat tedavisi uygulanabilir" diye konuştu. 

"ORGANLARIN YEDEK PARÇASI YOK"

İnsanların organlarıyla ilgili konularda çok dikkatli olması gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Karabulut, hiçbir organının yedek parçasının olmadığının altını çizerek, "İnsanın vücudunun hiçbir organının orijinal yedek parçası yok. O yüzden bizler sorunlu bir organı dışarıdan bir parça ile değiştirme-düzenleme yoluna gitmektense, hastayı tam takibe almak kaydıyla orijinal parçalarla hayatını devam ettirmeyi tercih ediyoruz. Tıp Fakültesinin ilk sınıflarında ‘hastalık yoktur hasta vardır’ konusu bizlere öğretilir. O yüzden hasta periyodik tetkiklere alınır takibi yapılır ve zamanında müdahale edilmesi sağlanır. Kılavuzların kabul ettiği alt ve üst limitler vardır. Ama sizler bu limitleri her hastaya uygulayamazsınız. Kimi hastayı 4.5 cm’de ameliyata verirsiniz, kimisini 5.5 cm’de" şeklinde konuştu.

"HER İNSAN EN AZ 1 KEZ KARDİYOLOĞA GİTMELİ"

Sağlıklı insanların bile hayatında bir kez de olsa kardiyoloğa görünmesi gerektiği çağrısı yapan Prof. Dr. Aziz Karabulut, "Aort özelinde ama genelde de kardiyolojik tüm sorunlardan haberdar olma ve zamanında müdahale edebilmek adına, yetişkin her insan yani 20 yaşın üzerindeki herkes hayatında bir defa da olsa bir kardiyoloğa görünmelidir. Aynı zamanda kolesterolüne de bakmalıdır. Hiçbir şikayeti olmayan sağlıklı bir insanın bile mutlaka 5 yılda bir muayene olmasında ciddi fayda vardır. Tanı konmuş bir hastalığı olan biri ise, hastalığın ciddiyetine göre 6 ayda bir ya da yılda bir takiplere mutlaka gitmeli.  Kalp hastalıklarından korunmak için, sağlıklı yaşam, hareket ve egzersiz, diyet ve yeme içmeye dikkat etmek ve bazı parametreleri belli aralıklarla takip etmek gerekli ve önemlidir. Akdeniz tipi beslenme sağlıklı olanıdır. Kalbe, tansiyona ve hatta ömrü uzattığı kanıtlanmış olan beslenme tipidir. Yeşil ve beyaz (balık) ağırlıklı bir yeme kültürüdür bu. Katı yağları kullanmamak gerekiyor.  Bunun yanında stresten de mutlak surette uzak durulması gerekmektedir" ifadelerini kullandı.

Muhabir: Mehmet Rumet SOYLU / Veli BALTACİ