Acıbadem Adana Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı P. Gizem Akgül, her yaş grubundan insanı etkileyen ve özellikle havaların soğuması ile birlikte hızla yayılarak salgına dönüşen mevsimsel grip yani influenzadan korunmak için çok önemli bilgiler verdi. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre mevsimsel grip enfeksiyonlarının dünya genelinde 650 bin kadar insanın ölümüne neden olduğunu belirten Diyetisyen Akgül, kış aylarında sağlığımızı korumak ve enfeksiyon hastalıklarına karşı doğru beslenerek bağışıklığı güçlendirmenin ve böylece de bu enfeksiyonlardan korunmanın mümkün olabileceğini söyledi.
İŞTE O ÖNERİLER
Akgül, gribal enfeksiyonlardan korunmak için 5 önemli beslenme önerisini şu şekilde sıraladı:
1. “C vitaminini içeren gıdalara yer açın”
Yapılan bazı araştırmaların C vitamini eksikliğinin enfeksiyonlara yakalanma ihtimalini arttırdığına dikkat çeken Diyetisyen Akgül, “C vitamininden zengin beslenmek ve eğer hekim veya diyetisyeniniz öneriyorsa C vitamini takviyesi kullanmak enfeksiyonların önlenmesi ve tedavisinde yardımcı olur. C vitamini önemli bir antioksidandır ve hücre hasarına karşı hücrelerimizi korur. Enfeksiyon kapıldığında beyaz kan hücreleri azalır ve yenilerinin üretimi için C vitamini önemli yere sahiptir” dedi. Enfeksiyon durumlarında normalde almamız gerekenden daha fazla C vitaminine ihtiyaç duyduğumuzu ifade eden Diyetisyen Akgül, doğal C vitamini kaynaklarını “Maydanoz, kırmızı biber, koyu yeşil yapraklı sebzeler, lahana, brokoli, kızılcık, kivi, turunçgiller gibi sebze ve meyveler” olarak sıraladı.
2. “Gripsavar turpgillerden tüketin”
Turpgillerin içerdiği fitokimyasallar ile antioksidan kapasitenin artmasına yardımcı olduğunu belirten Akgül, “C vitamini de içeren turp, DNA hasarının önlenmesi için de önemli bir kök sebzedir. Hücrelerin yapısı üzerine olumlu etki gösterir ve kansere, virüs ve bakterilere karşı koruyucu etki gösterir. Özellikle gribal enfeksiyonlar gibi bağışıklığın desteklenmesi gereken durumlarda bağışıklığınızı desteklemek için turpu farklı şekillerde üzerine limon sıkarak, bal ile tatlandırarak da tüketebilirsiniz” diye konuştu.
3. “Kuersetin içeren gıdalara yer açın”
Diyetisyen Akgül, sebze ve meyvelerde bulunan kuersetin maddesinin hem fiziksel hem de zihinsel olarak bireyleri olumlu etkilediğine, antioksidan olduğuna ve enfeksiyonlara karşı koruduğuna dikkat çekti. Akgül, kuersetinin özellikle fındık ve ayçiçeği gibi yağlı tohumlar ile çilek, elma, domates, üzüm, soğan gibi sebze ve meyvelerde bulunduğunu dile getirdi. Yağlı tohumlarda ayrıca E vitamini bulunduğunu ve E vitamininin, selenyum ile birlikte alındığında antioksidan özelliğinin arttığını ve vücuttaki enfeksiyonların parçalanmasına katkı sağladığını sözlerine ekledi.
4. “Omega- 3 takviyesi faydalıdır”
Soğuk sularda yaşayan balıkların en iyi Omega-3 kaynağı olduğunu vurgulayan Diyetisyen Akgül, Omega-3’ün vücutta sentezlenmediği için dışarıdan alınması gereken çoklu doymamış yağ asidi olduğunu ifade etti. Amerikan Kalp Derneği’nin yetişkin bireyler için Omega-3 ihtiyacının karşılanabilmesi için haftada en az 2 porsiyon balık tüketilmesini tavsiye ettiğini aktaran Diyetisyen Akgül, bu şekilde bağışıklık sisteminin desteklenerek, kişinin enfeksiyon hastalıklarına karşı daha iye korunacağının altını çizdi.
5. “Akdeniz diyeti bağışıklık sistemini destekler”
Yağlı tohumlar, baklagiller, tam tahılları içeren Akdeniz diyetinin sebze ve meyvelerden zengin bir diyet olduğunu vurgulayan Diyetisyen Akgül şunları söyledi:
“Akdeniz diyeti antioksidan kapasitenin artmasını destekleyerek bağışıklık sistemini güçlendirir. Baklagiller ve tam tahılların içerdiği posa sayesinde hastalıklardan korunmada önemli bir yere sahiptir. Akdeniz diyeti Omega-3 yağ asitlerinden zengindir, bağışıklık hücrelerinin aktivitesinin artmasına destek olur. Akdeniz diyetinde önemli bir yere sahip olan zeytinyağı antioksidan etki gösterir ve LDL kolesterolün düşmesine yardımcı olur. Günde 2-3 porsiyon farklı renklerde meyve tüketmeyi ve yemeklerin yanına mevsim sebzeleri ile hazırlanmış rengarenk zeytinyağlı, taze limon eklenmiş salatalar eklemeyi ihmal etmeyin.”