Toplantıda Türkiye'den Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın, Ürdün, Irak, Lübnan ve Suriye'nin dışişleri ve savunma bakanları ile genelkurmay ve istihbarat başkanlarıyla bir araya geldi.
Toplantı sonunda konuşan Fidan, sözlerine "Tarihi bir toplantı gerçekleştirdik" diyerek başladı.
Bölgesel sorunların çözümüne yönelik bölgesel adımlar atılarak, "problemlere yol açan" olası uluslararası müdahalelere de gerek duyulmayacağını belirtti.
Fidan, IŞİD'in birden fazla ülkede aktif olduğunun altını çizerek, bölge ülkelerinin bir araya gelerek bir platform kurmasının önemli olduğunu söyledi.
Başlangıç olarak "müşterek bir harekat merkezinin kurulmasının" da ilk somut olacağını kaydetti.
Bakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Güler ve MİT Başkanı Kalın ile 15 Ocak'ta Suriyeli, 6 Ocak'ta Ürdünlü muhataplarıyla Ankara'da, 14 Mart 2024'te de Iraklı muhataplarıyla Bağdat'ta aynı formatta gerçekleştirilen toplantılarda bir araya gelmişti.
'TOPLANTI ÜRDÜN'ÜN ÇAĞRISIYLA GERÇEKLEŞTİ'
Basın mensuplarından gelen beş ülkenin Kürt sorunu konusunda "terör" algısının ortak olup olmadığı sorusuna Ürdün Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Ayman Safadi şu yanıtı verdi:
"Toplantı Ürdün'ün çağrısıyla gerçekleşti. Terör meselesi ve bölgesel işbirliği hepimizin vurguladığı bir sonuç. Türkiye'ye ya da herhangi bir ülkeye karşı tehdit hepimize karşı bir tehdittir."
Safadi, "Terör deyince birbirimizi anlıyoruz gerek IŞİD, gerek başka olsun. IŞİD yeni silahlar elde etti, yeniden kendini var etmeye çalışıyor, bu hepimize karşı bir tehlike. Bu da mücadelemizi sürdüreceğimiz anlamına geliyor. Suriye'de yeni adımlar atmamız gerekiyor" diye ekledi.
Ürdün Dışişleri Bakanı, "İsrail'in Suriye'de istikrasızlaştırıcı adımlarına karşı" olduklarını da vurguladı.
Bu adımların ülkede "radikalizmin nemalanmasını sağlayacak şartların" önünü açtığını söyledi.
Bu açıklamayı takiben söz alan Fidan, "PKK Kürtleri temsil etmiyor, PKK'nın Türkiye'de bir metrekare bir toprağı yok ama Suriye'nin üçte birini işgal etmiş, enerji kaynaklarının başına oturmuş durumda" dedi.
"Günün sonunda bu sadece sorun benim değil, Irak, Suriye hatta İran'ın da sorunu" diyen Dışişleri Bakanı şöyle devam etti:
"DAEŞ'i nasıl söylüyorsak PKK için de aynısının söylenmesi gerekiyor. Biz kendi üstümüze düşeni yaptık. Irak'ta silahlı gruplar dolaşırken kim yatırım getirecek? Bunlar Iraklı, Suriyeli kardeşlerimizin kendi konuları ve DAEŞ'e benzer şekilde yakın bir işbirliğiyle götürüyoruz."