Sevgili okurlar, seçim startı başladı başlayacak denilen günlerde fakire sanki umut (Konut) satma çabaları var gibi gibi…
Türkiye’yi tarihinde yada son 50 yılda gördüğüm insanlar hiç bu kadar barınma ve beslenme krizine girmemişti. Hükümet şimdi sosyal konut hamlesi ile sorunları çözeceğini iddia ediyor. Konutlar, %10 peşinat ve 240 ay vadeli satılacakmış.
Ama öyle anlaşılıyor ki halktan gizlenen bazı detaylar var. Yılda 2 kez memur maaş zamları oranında taksitlere zam yapılacak. Yani enflasyon artışı kadar. Ki sayılan konutların hepsinde bu halen uygulanıyor. Oysaki proje, vatandaşlara sanki banka kredisi gibi sabit ödeme şeklinde anlatılıyor. Taksitler ilk etapta 2.280 TL ile 3.187 TL arasından başlıyor.
Her yıl ortalama %20-25 enflasyon olsa dönem sonunda evin bedeli 5-6 milyon lirayı aşar gibi.
Projedeki 2+1 konutların başlangıç fiyatı 608 bin TL, 3+1 konutların başlangıç fiyatı 850 binTL olacak.
“Başlangıç” denilerek binaların en ucuz denilerek bodrum ve alt kat fiyatları veriliyor. Üst kata çıkınca fiyatlar artıyor.
Yine deniliyor ki temeller 2023’ün başında atılacak. İyi hatta en iyi ihtimalle daireler 2025’te teslim edilecek deniliyor. Dar gelirli vatandaş bu dönemde hem kirasını ödeyip hem de yüksek taksit bedellerini nasıl ödeyecek?
Daire alabilmenin şartları ise çabası ayda 16 bin kazanç, aileden kimsenin adına kayıtlı konut olmaması gibi gibi. Ha birileri de akıl veriyor “Yakınlarından borç alsınlar” diyor. Bu durumda bir aileden enaz 4 kişinin asgari ücretli olması da yetmiyor. Neden mi evin masrafları, oturdukları evin kirası vs vs… öyle görülüyor ki, ev değil sanki umut satma projesi.
Açık kayıtlara bakıldığı zaman AK Parti iktidara geldiğinde 2002 yılında Türkiye’de ev sahipliği oranı yüzde 73 seviyesindeymiş, 2021’de bu oran yüzde 57.5’e düşmüş. Haydi hayırlısı…
Şöyle baktığımızda bizim buralarda ki bir sözle cevap vermek belki de en doğrusu; ağam bizle eğleni. Pür mealimiz hallarımız budur.