Zafer TÜZÜN
Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Yalçın, bağırsak parazitleri konusunda uyarılarda bulundu. Halk arasında “kıl kurdu, kurt, tenya, askaris” gibi isimler verilen bağırsak solucanlarının bağırsaklarda yaşayan, tek hücreliden metrelerce uzunluğa erişebilen çeşitlikte parazitler olduğunu kaydeden Uzm. Dr. Yalçın, şöyle konuştu: “Bunlar yediklerimizle beslenen, yiyeceklerimize ortak olan asalaklar. Bağırsak kurtları, yumurtaları iyi yıkanmamış sebze meyvelerle, yeterince pişirilmemiş etlerle, yani enfekte olmuş bir hayvanın az pişmiş eti ve bu etlerle yapılmış yiyeceklerle ağız yoluyla vücuda alınır. Sonra bağırsakta çoğalır, büyür, erişkin hale gelirler. Dışkıyla, kirlenmiş yüzeylere temasla da yayılırlar. O yüzden el hijyeni çok önemlidir. Özellikle çocuklarda bağırsak parazitlerinin görülme nedenlerinden biri parklarda, sokakta, oyun alanlarında dışkıyla kirlenmiş toprakla oynayıp kirli ellerini ağızlarına götürmeleridir. Tuvalet kapı kolları bu enfeksiyonun yayıldığı yerlerin başında gelir. Ellerin iyice sabunlanması, sebze ve meyvelerin iyice yıkanması, etlerin yeterince pişirilmesi, sağlıklı, temiz su tüketimi, bağırsak parazitlerine karşı alınabilecek önemli önlemlerdir. Kapı kolları ve musluk gibi yüzeyler iyi temizlenmeli, kaynağı bilinmeyen, sağlıklı olduğundan şüphe edilen sular içilmeden önce mutlaka kaynatılmalıdır.”
İştahsızlık da yapıyor kansızlık da
Bağırsak parazitlerinin iştahsızlığa, gece uyurken ağızdan salya akmasına, diş gıcırdatmasına yol açtığını vurgulayan Uzm. Dr. Yalçın sözlerini şöyle sürdürdü: “Kusma, karın ağrısı, ishal, mide bulantısı, kilo alamama, kansızlık ve anüste kaşıntı, bağırsak parazitlerinin yol açtığı diğer şikayetlerdir. Bağırsak parazitleri birbirinden farklı, çok sayıda hastalık riski oluşturur. Özellikle çocuklarda gelişim geriliğine sebep olabileceği bilinmelidir. Ayrıca ishale de neden olabilir. İshalle gündeme gelen tehlike ise sıvı kaybı, yani dehidrasyondur. Dehidrasyon ciddi boyutlara ulaşıp hayatı tehdit edebilir. Bazı parazitlerin larvaları akciğer ve karaciğer gibi organlara yerleşerek o organlara özgü şikayetlere yol açabilir; zatürre, kanama gibi ciddi alerjik reaksiyonlara neden olabilirler. Hijyenin olmadığı yerde hastalık var, parazitler var. Vücudumuzu asalaklara teslim etmemek, bu yüzden hasta olmamak için hijyene önem verip gerekli tedbirleri almalıyız.”