130 yılı aşkın bir süredir işçiler, emekçiler 1 Mayıs'ta birlik ve dayanışma içinde emeklerinin karşılığını alabilmek, insanca bir yaşam sürdürebilmek ve halkların kardeşliğini haykırmak için meydanlara çıkıyor. 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı, bu yıl salgının gölgesinde de olsa birçok ülkede hem renkli, hem de şiddet görüntüleri ile kutlandı.
Ülkemizde 1 Mayıs kutlamaları dönem dönem siyasilerin çıkarları ile örtüştüğü için serbest bırakılsa da, genelde yasaklamalar ve şiddet görüntüleri ile hafızalarda yer edinmiştir. Siyasiler, tıklım tıklım salonlarda kongreler ve çeşitli etkinlikler yaparken işçi ve emekçilerin açık havada kutlama yapmasını özellikle de Taksim’e çıkmasını istemedi. Elbette bunun birçok nedeni vardı.
İşçi ve emekçiler son yıllarda emeğinin karşılığını alamıyor,
Ücret zamları yoksulluk, hatta açlık sınırı altında kalıyor,
Hayat pahalılığı almış başını gidiyor,
Sendikasızlaştırma tüm hızıyla sürüyor,
Yandaş sendikalara üye olmayanlar işten atılıyor,
Grev hakkı yasaklanıyor,
Fazla mesai, sosyal haklar ve kıdem tazminatı gasp ediliyor,
İşçi ve emekçi hakları sendika ağalarının insafına bırakılıyor,
Salgında en fazla işçiler ölüyor,
Hasta hasta işçi ve emekçiler çalıştırılıyor,
Kapanmalarda işçi ve emekçiler günlük 30-40 liraya mahkum ediliyor,
Patronlara onlarca destek sağlanıyor,
Kapanmaya rağmen işçi ve emekçilerin yüzde 60’ı çalışırken, patronlar saraylarına çekiliyor,
Tüm bunların gölgesinde kutlanacak 1 Mayıs’ın ülkeyi yönetenlerin hoşuna gitmesini beklemek hayalcilik olurdu. Nitekim öyle de oldu. Öncelikle kapanma 1 Mayıs'a denk getirildi. Ardından Emniyet Genel Müdürlüğü, ‘eylemler sırasında polislerin görüntülerini ya da seslerini kaydeden kişilerin engellenmesi ve haklarında adli işlem yapılmasına yönelik’ bir genelge yayınladı.
Sonuç; işçi ve emekçilerin Taksim’e çıkmaları engellendi, bazı kentlerde yine o bildik görüntüler yaşandı.
Taksim işçi ve emekçiler için önemli bir semboldür. 1 Mayıs 1977'de Taksim Meydanı'nda işçiden, emekçiden korkan karanlık güçler, 34 kişinin ölümüne, 136 kişinin de yaralanmasına neden oldu. Aradan onca yıl geçmesine rağmen ne failler bulundu, ne de olay aydınlatıldı. Ancak, işçiler ve emekçiler, o karanlık güçleri çok iyi biliyor. Ne diyor 1 Mayıs İşçi Marşı’nda;
Yepyeni bir güneş doğar, dağların doruklarından,
Mutlu bir hayat filizlenir, kavganın ufuklarından.
Yurdumun mutlu günleri, mutlak gelen gündedir.
1 Mayıs, 1 Mayıs işçinin, emekçinin bayramı,
Devrimin şanlı yolunda, ilerleyen halkların bayramı.
Mutlu bir hayat filizlenmesi umuduyla tüm işçi ve emekçilerin bayramı kutlu olsun.
Bir parantez açarak; Misli.com 3. Lig 1. Grubu birinci tamamlayarak 2. lige yükselen Diyarbekirspor’u cani gönülden kutluyorum. Bu başarıda yılların emeği ve sabırla mücadelesi var. Başta İlhanlı ailesi olmak üzere Kulüp Başkanı Turan İlgin, İkinci Başkan ve Basın Sözcüsü Veysi Avşar, Teknik Direktör Şenol Demir ve tüm futbolcular kutluyorum. Aynı başarıyı 2. ligde de göstereceklerine inanıyorum.
Sevgiyle kalın.