Yaklaşık 50 yıllık çatışmalı süreçte birçok kez ateşkes ilan edilmesine rağmen silahlar susmadı, insan ölümleri durmadı.
Türkiye'de hiç kimsenin beklemediği bir aktör, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin bir sözü üzerine bütün dengeler yer değişti. Adeta yer yerinden oynadı ve akan kanın durması için harekete geçildi. Abdullah Öcalan'ın PKK'ye çağrısı, Kandil'in karşılıklı yanıtıyla başlayan olumlu süreç sürüyor.
Bunları zaten biliyorsunuz. Neden anlattığımı merak ediyorsunuz, anlatayım...
Amedspor, sadece bir futbol takımı değil. Türkiye'deki bütün Kürtlerin umut bağladığı yegane sevinç kaynağı. Sadece Diyarbakır değil, Türkiye ve Dünya genelindeki bütün Kürtlerin aidiyet duygularıyla bağlı oldukları futbol takımıdır Amedspor. Aslında belki de Kürtlerin mücadele ruhunu, umutla bağladıkları bir merkez güç konumuna geldi Amedspor.
Türkiye 2. Lig Kırmızı Grup'ta mücadele ettiği geçen yıl, deplasmanda oynadığı maçların neredeyse tümünde taraftar yasağı konuldu Amedspor'a. Hakemler, ikinci ligden beri rakipten yana kullandıkları inisiyatiflerini 1. Lig’de de hala sürdürüyor olması, Kürtlerin güç merkezine yönelik bir saldırı, bir adaletsizlik olarak algılanıyor, yeşil kırmızılı taraftarlar arasında.
TFF Trendyol'un 28'inci haftası geride kaldı ama Amedspor lehinde bir tek penaltı kararı verilmemesi, bu ayırımcılığı göstermiyor mu?
TFF 1. Ligde mücadele eden takımların saha zeminlerine bakın. Hangisi Diyarbakır Stadyumu zemini gibi futbol oynamaya elverişli değil. Kürtler, hep bölücülükler suçlanırken, Amedspor'un maçlarını oynadığı saha zemininde bile "bölücülük" yapılıyor, kimsenin gıkı bile çıkmıyor.
Yazılacak çok şey var. Uzatmaya gerek yok ama Amedspor Kulüp Başkanı Burç Baysal'ın dün akşam söylediği söz çok önemli. "Amedspor'u izleyen 15 bin kişiyi provoke etmeye kimsenin hakkı yok" demişti sevgili başkan. Bunu bir Kürt ancak anlar. Allah göstermesin dün akşam tribündeki biri sahaya inip hakeme saldırsaydı, ya da birkaç taraftar sahaya inip hakeme ve rakip futbolculara saldırsaydı, bunun sorumlusu kim olacaktı? Hesabını kim verebilirdi? İşte Başkan Burç Baysal, olabilecek muhtemel gerçeklere dikkat çekmiştir. Bunların olmamasını talep etmiştir. TFF ve Merkez Hakem Komitesi'ne önemli bir mesaj vererek, bu adaletsizliklerin sona ermesi yönünde çağrıda bulunmuştur.
Tahmin ettiğim kadarıyla TFF ve MHK da, Amedspor'a yönelik saldırı ve adaletsiz yönetimlere dur demeye cesaret edemiyor. İşte tüm bunların da son bulması adına MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'ye çağrıda bulunuyorum. Bir çağrıyı da lütfen Amedspor için yapar mısınız? Çünkü Devlet istemeden, Devlet demeden, Devlet çağrı yapmadan, Amedspor'a yönelik saldırı, adaletsizlikler durmayacak.