İmamoğlu’na yönelik hukuk operasyonu Erdoğan’a 1997’de Siirt’te yaptığı konuşmadan dolayı ceza verilmesini hatırlatıyor. Hatırlayalım; Erdoğan 1997'de Siirt'te düzenlenen mitingde okuduğu şiir nedeniyle "halkı sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge farklılığı gözeterek kin ve düşmanlığa tahrik ettiği" gerekçesiyle açılan dava sonucunda 10 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.

Erdoğan, belediye başkanlığı görevinden ayrılarak 26 Mart 1999'da girdiği cezaevinde dört ay on gün kaldıktan sonra 24 Temmuz 1999'da tahliye edilmişti.

Erdoğan’ın okuduğu “Asker Duası” isimli Ziya Gökalp şiirinin özellikle aşağıdaki dizeleri verilen cezayla ilişkilendirilmişti:

“Minareler süngü, kubbeler miğfer,

Camiler kışlamız, müminler asker”

Siyasi yasağının kaldırılmasının ardından tekrar siyasete dönen Erdoğan, 9 Mart 2003'te gerçekleştirilen ara seçimlerinde Siirt milletvekili olarak meclise girmişti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan 25 yıl önce maruz kaldığı sürecin çok daha ağırı 25 yıl sonra Ekrem İmamoğlu için kurgulanıyor

İmamoğlu için kurgulanan siyasi mühendislik sadece muhalefetin değil, iktidar mensuplarının da tepkisini çekiyor.

AKP’li vekil Şamil Tayyar’ın X platformunda paylaştığı mesajda;

Eğer, İmamoğlu ‘ahmak’ hakaretiyle siyasi yasağa maruz kalırsa, AK Parti sorunu mecliste çözmeli, siyasi yasakları yeni kriterlere bağlamalı, hakaret ve benzeri davaları siyasi mühendislik aracı olmaktan çıkarmalı, hesaplaşmayı sandığa taşımalıdır. AK Parti’ye bu yakışır

AKP kurucularından ve eski AKP vekili Mehmet Metiner, “Geçmişte Reis’e yapılanın aynısı bugün bir başkasına yapıldığında karşı çıkmamak gibi bir ilkesizliğin savunucuları olamayız” diyerek dava sürecine tepkisini dile getirmişti.

AKP ve özellikle de Saray’ın İmamoğlu’na yönelik “ahmak” davasını çoklu amaçlar için kullanmak istediği anlaşılıyor. Anlaşılan o ki bu dava kısa sürede sonuçlanmayacak ve olabildiğince de zamana yayılacak. Bu sıralar istinaf mahkemesi sürecinde olan davanın İmamoğlu lehine sonuçlansa bile üst mahkemeye taşınma ihtimali var.

Buradan çok tartışılmayan bir ihtimale de dikkat çekmek istiyorum: “Ahmak” davası İmamoğlu’na cumhurbaşkanlığı yolunu açmak için de kullanılabilir. Özellikle de Saray’ın böyle bir taktiği olabilir.

İmamoğlu’nu seçtirmek Saray’ın ne işine yarar, diye sorulabilir.

Aslında birçok pratik faydası var. İmamoğlu’nun profiline bakıldığında bunu anlamak mümkün. Öncelikle Karadenizli ve sağlam bir egoya sahip. Sol veya sosyal demokrat bir partinin adayı olarak ilan edilse bile milliyetçi ve muhafazakâr söylemleriyle öne çıkan bir kimliğe sahip. 2028 seçimi veya olası bir erken seçimde muhalefetin adayının kazanma ihtimali neredeyse kesinken, kazanacak muhalefet adayının hangisi olacağını belirlemek “ahmak” davası nedeniyle Saray’ın inisiyatifinde görünüyor.

&

Gazetelerden

ONUN ADI BARIŞIN VE KARDEŞLİĞİN SEMBOLÜ OLMUŞTUR

Diyarbakır eski Emniyet müdürü Gaffar Okkan’ın öldürüldüğü ve anıtının yapıldığı Şehirlik semtinde adının bir spor kompleksinden silinmiştir.

Bu olay sadece bir isim değişikliği değil, şehrin hafızasına ve değerlerine yönelik bir müdahaledir bence de., “Gaffar Okkan, bu şehirde sadece bir emniyet müdürü olarak değil, Diyarbakır halkının gönlünde taht kurmuş bir kahraman olarak anılmaktadır. Görev yaptığı süre boyunca halkımızın huzuru ve güvenliği için gece gündüz demeden çalışmış, yaşlılara ve hastalara yardım eli uzatmış, sporu ve gençliği desteklemiştir.

Yani her iş bitti de sıra Onurumuz Sayın Gaffar Okan’ın adının kuruluşlardan silinmeye mi geldi.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Başkanından detaylı bir  açıklama bekliyorum.

Bu işin takipçisi olacağım nokta

İnanılır gibi değil.

Personel sayısı 11 ilin nüfusunu geçen Diyanet, yapısını denetleyebilmek için 10 müfettiş yardımcısı daha almak üzere ilan açtı. Alımda KPSS’de 50 puan yeterliyken, kendi personelinde KPSS şartı aranmadan kadro için yazılı sınav düzenlenecek. (Sözcü)

Bu güyya bize doğruyu, dürüst olmayı… anlatan kurum.

                                 &

Kirveme öğütler

Kirvem;

Dininizle ilgilenen, derdinizle ilgilenmiyorsa; o bir sahtekârdır.

Bir Macar atasözü

                                

                              &

Gelelim “Dilimde tüy bitinceye kadar” yazacaklarıma;    

Anzele, büyük bir balıklı göl haline getirilip, turizme kazandırılsın.

Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi MÜZEYE dönüştürülsün.

Daha da önemlisi,

 Zerzevan Kalesi, Çayönü, Mitras Tapınağı, Kortik Tepe, Hilar Mağaralarını ve Bırkleyn Mağaralarını koruyalım, tanıtalım.

İyi bir hafta geçirmeniz dileğiyle. 

Dostça kalın.