Günaydın Türkiye.

Günaydın sevgili Okurlarım.

Geçen yazımda; etkili ve yetkililere “Hafif raylı sistem için ne yaptınız?” diye bir soru yöneltmiştim.

Konuyla ilgili olarak gazetemiz Güneydoğu Ekspres’e konuşan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri ve Vali Yardımcısı Abdullah Çiftçi, özetle “Uzun zamandır beklenen bir raylı sistem çalışması var. 3 ay önce son proje kontrolleri için Ulaştırma Bakanlığı'ndan ekipler geldi, incelemelerini tamamladı. Artık Ulaştırma Bakanlığı'nın alacağı aksiyona bakıyoruz. Şu an itibariyle projenin sonuna doğru gelindi. 14 durak olacak. Şu an durak pozisyonları ayarlanıyor. Bittiğinde inşallah raylı sistemin ihale edilmesi noktasında Bakanlığın, siyasi iradenin takdirleri doğrultusunda hareket edilecek. Ama inşallah hedefimiz bakanlıkla son görüşmeleri yapıp artık bu ete kemiğe bürünmesi noktasında bir çalışma, Sayın Valimizin başkanlığına yürüyecek. Şehrimizde bu noktada ihtiyaç var inşallah adım atılacak” dedi.

Ne kadar umut verici bir açıklama değil mi!?

Artık Ulaştırma Bakanlığı'nın alacağı aksiyona bakıyoruz.

İnşallah raylı sistemin ihale edilmesi noktasında Bakanlığın, siyasi iradenin takdirleri doğrultusunda hareket edilecek.

Diyaarbeckirlinin artık bu 44, 45 derecede yapılan bu açıklamalara karnı tok diye düşünüyorum.

Kazma ne zaman vurulacak,

Diyarbekirde yaşayanlar daha ne kadar bu sıkıntıya katlanacak.

Ulaştırma Bakanlığı ne zaman bir aksiyon alacak?

Raylı sistem ne zaman ihale edilecek hayırlısıyla?

Siyasi irade ne zaman takdir edecek.

 Takdirleri doğrultusunda ne zaman hareket edilecek.

Hak getire…

Bir açıklama yok.

Bu iş takdirle değil, ihtiyaçla ilgilidir diye düşünüyorum.

Diyarbekirle ilgili gereksinimlerin halli böyle yürüyecekse vay haline Diyarbekirlinin.

Size diyorum sayın iktidar ve muhalefet milletvekilleri ve de belediye etkili ve yetkilileri.

STK’lar, bolca çirit atan 1300 aşkın dernekler ve bunlardan sebeplenenler sizlere sesleniyorum.

Bir tarafından tutun bu işlerin.

Yoksa daha çok yazarım.

Sizlerden söz ederin.

Bana böyle şiirler yazdırmayın ne olur.

 

   KİMSE FARKINDA DEĞİL

Dün Diyarbekiri seyrettim
Nebi Camii minaresinden;
İnsanları sefil,
Gap turlarına baktım Diyarbekirimin adı yok
Turist gelmez olmuş memleketime.
Kimse halinden memnun değil.
Diyarbekir yoksul,
Diyarbekir yorgun
Kimse farkında değil.

Çok yük vurmuşlar sırtına,
Dayanılır gibi değil.
Gibime geliyor '' bir gün yeter diyecek.''
Dedirtmeyin kurban olayım.
Dedirtmeyin yolunuza öleyim.
Ya bir de derse ne olur,
Kimse farkında değil,

Seman Köşkünden Dicle’ye baktım akşamüstü
Dicle için için ağlıyor.
Konakların gölgesi vurmuş kırklar dağına
Kırklar Dağı o eski kırklar dağı değil.
Diyarbakır yoksul,
Diyarbakır yorgun,
Diyarbakır bitkin,
Kimse farkında değil.

Ben Diyarbekir sevdalısı
Kadim bir dost ozanım
Yüreğim alev alev
Beynim zozan.
Birinin birine faydası yok.
Yüreğim yanıyor Diyarbekirime,
Beynim donuyor
Elimden birşey gelmiyor.
Diyarbekir yoksul,
Diyarbekir yorgun
Diyarbekir sahipsiz,
Kimse farkında değil.

İndim akşam üzeri Dört yoldan Mardin Kapıya
Sordum çocuğu, teyzeye, emmiye, dayıya
Kimse halından memnun değil
Kepenklerin bir çoğu her  gün açık değil.
Diyarbekir yoksul,
Diyarbekir yorgun
Diyarbekir kimsesiz
Kimse farkında değil.

Gelirken Gaziantep’ten Urfa’ya
O otobana hayran olmamak elde değil
Ya Urfa Diyarbekir arası yolu
Diğeriyle kıyaslamak mümkün değil.
Diyarbekirime layık görülenler kader değil.
Diyarbekir yoksul
Diyarbekir yorgun,
Diyarbekir çaresiz
Kimse farkında değil.

Atananlar, seçilmişler, yönetenler
Bu inat doğru değil.
Dicle’de çimenler yok, Hevsel’de dut kalmadı,
Gözlerde yaş dinmiyor.
Diyarbekir burnundan soluyor.
Diyarbekir yoksul
Diyarbekir yorgun,
Diyarbekir uykusuz
Kimse farkında değil.

Bugünlük bu kadar…

      

                                                        &

 

Türkiye Ne Zaman düzelir?

Diyarbekir’e sağlıklı bir gözle bakıldığı zaman…

 

Kirveme öğütler

Kirvem; BİZDEN SONRA GELENLER BUNLARI OKURSA BELKİ DERS ALIR.

 

İyi bir hafta geçirmeniz dileğiyle. 

Dostça kalın.