Günlerdir gündemden düşmeyen Suriyelilere yönelik şiddet içerikli ve halkı galeyana getiren görüntüler, kundaklamalar, saldırılarla ilgili ben de naçizane fikrimi birkaç cümleyle yazmak istedim.
Öncelikle şunu belirteyim; ırkı, dini, rengi ne olursa olsun bir kadının, bir çocuğun, hatta bir hayvanın istismarına tavrım ve tepkim nettir.
Suriye uyruklu bir sapığın 6 yaşındaki küçük bir kız çocuğunu taciz etmesiyle Kayseri’de başlayan olaylar, büyüyerek bayrak yakmaya, 10 kişinin bir kişiye saldırmasına, insanı insana kırdırmaya, toplu bir katliam girişimine kadar uzandı.
Her milletin iyisi ve kötüsü vardır. Bir çürük, ırz düşmanı yüzünden aynı ırktan olan insanların evini, işyerlerini, arabalarını yakıp yıkmak, hatta canına kast etmek kimsenin haddi değildir. Hele bir de çeşitli suçlardan adli kaydı olan ‘suçlu bireylerin’ adalet sağlamak amacıyla gerçekleştirdiği provokasyonlar hiç samimi gelmiyor.
Mesele tecavüz ise 10 gün önce kan donduran cinsten bir taciz haberi çıktı. Yer Bursa, G. K. adında bir sapkın, kendi otomobilinde kızına cinsel istismarda bulunurken yakalandı.
Adaleti esip gürlemekte arayanlar o gün o çocuk için de ayaklanacaktınız! “Bana dokunmayan yılan bin yaşasın” mantığıyla, ateş, evine, mahallene sıçramayana kadar başkalarının adaleti için sesin çıkmıyorsa samimi değilsin.
Irkçılar, kendi ırkının diğer tüm ırklardan üstün olduğunu düşünen, onunla aynı soydan gelmeyen ve aynı dili konuşmayan herhangi bir ırkın varlığına saygı duymayan bireylerdir.
Başka ırklardan olan insanları ucuza çalıştırırken sesleri çıkmaz. Ama bazı durumlarda milliyetçi damarları kabarır ve sağa sola ahkam keserler. Zihniyetleri hiçbir zaman değişmez, kendinden olmayan hiçbir ırkı kabul etmez, benimsemezler. Kendi ırkından olmayan ötekileştirecek ve aşağılayacak bir ırk illa ki bulurlar.
Olayları çok başka yerlere çeken provokasyoncularadır bu sözlerim.
Kendinden olan suç işleyince susup, suçu işleyen kendinden olmayınca tüm bir halkı huzursuz et. Yok öyle bir dünya. Tecavüzcülerin en ağır şekilde cezalandırılmasını herkesten çok isterim. Ama ırk, cinsiyet, inançlar olarak ayrıştırılmadan.
Mülteci sorunu Türkiye’de var olan bir sorundur. Bu konuda yapılması gerekeni yetkili kurumlar zamanında yapsaydı bugün plajlarda nargile içen Suriyelilerden şikayetçi olmazdı kimse. Bilinçsiz ve şuursuzca ülkeye doldurulan, vatandaşı olduğum ülkede benden daha çok hakka sahip olan mülteciler, savaş bitmesine rağmen ülkesine dön(e)m(i)üyor. Siyasi hesaplara bu ülke kurban edilmemeli, halk, birbirine kışkırtılmamalı. Huzur ve barış ortamını sabote edenler de adaletin en ağır yaptırımına çarptırılmalı.