NARİN’E MEKTUP

Sevgili Narin, sana bu mektubu utana sıkıla yazıyorum. Bizi bağışlamanı beklemiyorum. Hatta bağışlama da. Ama birkaç kelam etmek isterim.

Abone Ol

Bugün, öldürülüşünün 1. ayını geride bıraktık.
Milyar yıl önce yaşamış bir canlının hangi hastalıktan ve nasıl öldüğünün tespit edilebildiği bir çağda, senin ölümün hala bir muamma.
Piramitler nasıl yapıldı, ilk insan ile Göbekli Tepe arasındaki bağ nedir, bir dinozor yavrusunu nasıl korur, ilk ateş nasıl söndü gibi tarihe mal olmuş daha birçok soru cevap bulmaya başlamışken, senin ölümün hala muamma.
İzninle sana, ‘sen muamma bir ölümün meleğisin’ diyeyim Narin.
Gerisi, tüm insanlığın ve bizim ve hepimizin utancı olsun. İlk birkaç gün hepimiz çok umutlandık. Hatta ‘Kısa sürede Narin’imize ulaşacağız’ sözünü duyduğumuzda, bir bayram havasına büründü ruhumuz. Ama süre uzadıkça uzadı ve ölümün, ‘bile isteye sulandırıldı’ dedik kendimize.
Sular içinde boğulduk hepimiz. Nefessiz kaldık. Ve de sensiz!
Nefessiz bırakılışının affını kimden isteyebiliriz ki? Bu iş ile meşgul olması gereken herkes ve her makam, anlayamadığımız bir şekilde uzattıkça uzattı sonuca ulaşma trafiğini. Bir anlam veremedik.
Sosyal medya, seni bir ‘takipçi avcılığı’ malzemesi gibi kullanıp durdu. 
Adına kampanyalar düzenlendi. ‘Hepimiz Narin’iz’ diye twitler atıldı. Oysa hiçbirimiz Narin olamadık. ‘Narin ölümsüzdür’ diyen herkes yalancı çıktı. Seni öldürdüler. Seni öldürdüler ve seyir ettiler. Güzel gülüşünle ruh bulmuş fotoğraflarının üzerine iliştirilmiş şiirler ve edebi sözler servis edildi. İnsanlar, ‘benim son paylaşımım şu kadar beğeni bu kadar RT aldı’ diye birbirlerine karşı böbürlenme yarışına girdi.
Her yerde bir şekilde senin adın anıldı ve fakat, herkes bir şekilde izleyicisiydi senin ölümünün. Tabi o ‘Aile’ denilen konuya girmiyorum bile. Düşündükçe, tüm düşünme yetilerimi kaybediyorum adeta. Bence sen de çok düşünme bu yakada olan biteni.
Sana yazdığım olumsuzlukları da kafana takma. Biz yaşadığını sananlar böyleyiz işte.
Ez cümle, sen bizi affetme, biz seni sevmeye devam edelim.
Ruhundan öperim sevgili Narin…