Siyasette başarıya gitmenin birçok etkeni vardır, bunlardan biri de sabırlı olmak, sabırlı olmayı becerebilmektır. Son yıllarda ortaya koyduğu tarz-ı siyaset ile ana muhalefet partisi CHP genel başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu bu tespitimizin çerçevesine alabiliriz ve siyasi yaşamına bakıldığı zamanbir çok durumda sabırlı davranarak ipi göğüslediğinin bir çok emareleri mevcut olduğunu ileri sürebiliriz. Bu açıdan yaklaşıldığında Kemal Bey’i  sabır olgusu ile değerlendirmek istememiz isabetli olacaktır, diye düşünüyoruz.

Kuşkusuz sabırlı olmak bir anda oluşmaz insanda. Süreç gerektiren bir birikimdir sabır ve düşe kalka ile oluşur. Başka bir ifadeyle sabır birikimi öğrenme süreci ile oluşur. Aceleyi frenleyen bir değer olan sabır, bir deneyim ürünü olarak atasözlerimize de yansımıştır. İlk akla gelen ‘Sabrın sonu selamettir’ atasözüdür. Sabır Kürtçe atasözlerinde de yer almıştır. Kürtler hedefe varma konusunda ‘Xwediyêsebre, MîrêMısrê’ derler. Yani sabırlı davranarak, Mısır’a mir olur.

Acele işe karşılık olarak sabır şu atasözlerinde anlamını bulmuştur:

‘Acele işe şeytan karışır’veya ‘öfke ile kalkan zararla oturur’ denilmektedir. Kürtçede ‘Ecelê bizine tê, nanê şiven dixwe’. Yani eceli gelen keçi, çobanın ekmeğini yer, anlamına gelmektedir. Siyasete uyarlandığında bu atasözlerinin anlamı, eğer bu çerçevenin dışına

çıkılırsasiyasetçinin bitişi anlamını taşımış olur.

Kılıçdaroğlu’nun Sabra Dayanan Siyaseti

Şüphesiz insan yapısı birçok değerden müteşekkildir ki bunlardan biri de sabırdır. Sabırlı insan, sadece siyasette değil, ticarette de, sporda da başarılı olur. Hatta sabırlı davranan insan günlük hayatta bile hep karlı çıkar.

Yukarıdaki çerçeve kapsamında yaklaşıldığı zaman, Kemal Kılıçdaroğlu’nun sabır değerine dayanan bir tarz-ı siyaset uyguladığının belirtilerinin mevcudiyetinden söz edebiliriz. Örneğin son yerel seçimlerde HDP ve İYİ Parti gibi zıt kutuplarda yer alan iki siyasal partiyi sabırlı siyasi mücadelesiyle bir araya getirmeyi başarmış, bunun sonucunda İstanbul ve Ankara gibi birçok büyükşehir belediyesini iktidardan devralmayı başarmıştır.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun sabra dayalı politik taktiklerinin bir başka göstergesi 6’lı Masa’nın oluşumudur. Kuşkusuz bu oluşuma Kemal Kılıçdaroğlu önderlik etmiş ve bundan da netice almayı başarmıştır. İşi hiç aceleye getirmeyen Kemal Bey, sonunda Cumhur İttifakı Adayı Sayın Recep Tayip Erdoğan’ın rakibi olmuştur. İYİ Partinin ‘Kazanacak Aday’ şerhine rağmen sabırlı davranan Kemal Bey, haklı olarak ana muhalefet partisinin lideri sıfatıyla muhalefet cephesinin adayı olmuştur. Tabi bu kolay olmadı ve hepimiz zorluğuna, meşakkatliğinetanıklık ettik. Aylarca süren toplantılar ve müzakereler hatta engellemelere rağmen yılmayan Kemal Bey, düşündüğünü gerçekleştirdi. Elbette bu da bir siyasetçinin sabırlı olmasının bir ürünüdür ve Kemal Bey, bunu başarmıştır.

En Büyük Sabrı İmamoğlu’na Gösterdi

Son sürece bakıldığı zaman en büyük sabrı Kemal Bey, İstanbul BB Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu’na karşı ortaya koymuştur. Bütün aykırı davranışlarına rağmen Ekrem Bey ile olan ilişkilerine ‘Baba-oğul İlişkisi’ dedi ve ona gocunmadı. Ekrem Bey’in niyetini iyi bilen Kemal Bey, İstanbul’a tam anlamıyla sahip çıkmamasına rağmen, Kemal Bey, onu hep başarılı bulduğunu söyledi ve sahip çıktı. İstanbul’da halk belediyeciliğinin en iyi örneğini sergileyeceği beklentisi içerisinde olan kamuoyu ne yazık ki bunu göremedi Ekrem Bey’den ama  buna katlanan da Kemal Bey oldu.

Şu anda “değişim” adı altında genel başkanına adeta ihanet eden, çünkü genel başkanını makamından ve koltuğundan indirme peşinde koşmakta,  İstanbul BB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na katlanan ve ona sabır gösteren Kemal Bey’dir. Hali hazırda bu yapıdaki Ekrem Bey’e yine Eyüp Nebi sabrını gösteren Sayın Kılıçdaroğlu siyasi şımarıklığa katlanan ender siyasetçilerden biri olarak tarihe geçecektir..Hatta Kılıçdaroğlu, yanlış olduğunu bildiği halde, İYİ Parti genel başkanı Meral Akşener tarafından cumhurbaşkanlığı yardımcılığı için dayatılan Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’a bile seçimin selameti açısından sabır gösterdi Kemal Kılıçdaroğlu.

‘Girdiği bütün seçimleri kaybettin’ diyorlar Kemal Bey’e. Evet yenilgi olabilir ama kendsine ‘başarısız’ denilemez. Kılıçdaroğlu’nunbelki de şansızlığı adı dünya liderleri arasında geçen ve millet nezdinde karizmatik lider seviyesine ulaşan Sayın Erdoğan’a karşı siyasi mücadele içinde olması veya Erdoğan ile aynı döneme denk gelmesidir. Bu şartlarda muhalefet cephesinden başta Ekrem İmamoğlu olmak üzere kim Erdoğan’ın rakibi olsaydı, kaybederdi diye düşünüyoruz.

Önümüzdeki süreçte CHP genel başkanlığına göz koyan ve bunun için iyice kışkırtılan İmamoğlu mu kazanacak yoksa buna sabır siyaseti ile cevap veren Kemal Kılıçdaroğlu koltuğunu koruyacak mı? Bunu elbette zaman gösterecek.

Saygıyla…