Bence HDP adalete, demokrasiye, barışa çağrı deklarasyonu ile bugüne kadar kendine uzanan dilleri ağızlara hapsetti, atılan çamurları üzerinden silip attı, karalamaları akladı.
Türkiye'nin çözmesi gereken en köklü sorunu Kürt sorunudur. Muhataplarla diyalog kurulması, inkâr ve bastırma siyaseti yerine demokratik ve barışçıl bir çözüm için adım atılması gereklidir.
Ve öncelikle bu sorunun muhatabı TBMM’dir…
Bu sorunun çözülmesi, dolayısı ile Türkiye’nin huzura kavuşması, barışın tahsis edilmesi, halkların biri birlerine güler yüzle bakması, için herkes, her taraf, her parti üzerine düşen görevi amasız, fakatsız yerine getirmelidir.
Bunu ihmal edenleri, partisel çıkar düşünenleri tarih asla affetmeyecektir.
Türkiye’deki bütün toplumsal kesimlerin sorunlarını ve kaygılarını dikkate alan yapıcı bir rol üstlenmeye hazır olmalıdırlar.
Maalesef, bugün milyonlarca Kürt çocuğu kendi anadilinde okuyup yazamıyor.
Evet, birlikte yaşamalıyız. Evet, eşit olmalıyız. Evet, Türkiye ve Cumhuriyet hepimizindir. Misaki milli sınırları ile belirlenmiş bu vatanın birliği, dirliği için elimizden geleni yapmalıyız.
O halde, Kürt çocuklarının kendi anadillerinde okuyup yazmalarının kime ne zararı olacak?
Dersem ben terörist mi olurum.
Bence hayır.
Çünkü ben gerçek bir yurtseverim.
&
Bir bakalım kimler ne demiş.
Selahattin Demirtaş; Bu değerli çağrıların karşılık bulması demokrasimizin ve iç barışımızın gelişip kalıcılaşması açısından son derece önemlidir.
HDP bir Türkiye partisidir ve tüm sorunların çözümüne taliptir. Bu deklarasyon da bunun en somut göstergesidir. Hayırlı olsun.
Bence de…
Eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez; Ali Erbaş’ı "Bilgisi yetersiz" diyerek yardımcısı olarak kabul etmedi.
Demek öyle…
…
HDP; "Amacımız, bütün kuvvetleri tek adamda birleştiren bu otoriter ve tekçi sistemin yerine güçlü demokrasinin, çoğulcu demokratik sistemin tesis edilmesini sağlamaktır" dedi.
Haydi diğer partiler özlediğimiz bu güzel sözleri sizlerden de duyalım.
…
Babacan: Kürt meselesinin varlığını kabul ediyoruz.
Kürt meselesi vardır; Bağlar’da, Şemdinli’de, Cizre’de sokakta gezemeyenler bunu bilemez.
Dileriz konjonktür değişince bu sözler unutulmaz.
…
Aziz Sancar: Kayyım rejimi 100 yıllık asimilasyonun en ağır uygulamasıdır.
Saygılarımla Hocam.
…
&
Kulağa hoş gelen sözler
İnsanlar yoksullaştırılmalı, cahil bırakılmalı, sonra da irade ve beyinleri esir alınmalı. Hikâye bundan ibaret.
42 yıllık gazetecilik yaşamımda İslam coğrafyasında gördüğüm tek ve en tehlikeli gerçek. Hüsnü Mahalli
&
Bir söz de benden
HDP'nin adalete, demokrasiye, barışa vurgu yapan tutum belgesi, bence demokrasi, adalet ve barış yolunda atılmış çok önemli bir adımdır.
&
YAŞAMAN LAZIM;
MASKE TAK,
MESAFEYE ÖZEN GÖSTER,
KENDİNİ ve ÇEVRENİ TEMİZ TUT.
AŞI OL KARDEŞİM
AŞI OL!
&
Türkiye Ne Zaman düzelir?
İnancını, ırkını, mezhebini, rengini, düşüncesini dayatan, üstünlük gibi gören zihniyet yok olduğunda Türkiye düzelir.
&
Ulu Camiye;
Engelli insanların da girebilmesi için
Rampa yapılmalı...
&
Şimdi de sıra haftanın öğüdünde
Kirveme öğütler
Kirvem; insanoğlu neden bu kadar kendine düşman.
Dünyadaki güzelliklere, tepeden tırnağa çiçek açan güzelim dünyanın her şeyine, menekşenin kokusuna, güllerin rengine, ışığa, neden bu kadar düşman ki…
&
Gelelim “Dilimde tüy bitinceye kadar” yazacaklarıma
Geleceğimizi çalmayın.
Anzele, büyük bir balıklı göl haline getirilip, turizme kazandırılsın.
Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi MÜZEYE dönüştürülsün.
Sur içi DÜNYANIN EN BÜYÜK AÇIK HAVA MÜZESİ haline getirilsin.
Şehrin eski adlarından biri, SUR İÇİNE VERİLSİN.
Eski stadyumun yeri ŞEHRİN, ÖZGÜRLÜK MEYDANI olsun.
Daha da önemlisi,
Sur içinde, yakılıp yıkılan bölgelerde evler, aslına uygun ve Diyarbekir evlerine yakışır bir biçimde yapılsın.
İyi bir hafta geçirmeniz dileğiyle.
Dostça kalın.